ENS: Web3 Neslinin Merkezi Olmayan Alan Adı Sistemi

Küresel ağda doğru web sitesini aramayı ve hızlı bir şekilde bulmayı mümkün kılan sistem bu yıl 39. yıl dönümünü kutluyor. Bir ana bilgisayar adını bir IP adresine dönüştüren ve arama sorgularınızı ihtiyacınız olan sitelerle eşleştiren bir kayıt defteri olan DNS’den (Merkezi Olmayan İsim Sistemi) bahsediyoruz. Bir zamanlar bu teknoloji internette sayfa aramayı önemli ölçüde kolaylaştırmış ve World Wide Web kullanıcılarını uzun dijital kombinasyonları hatırlama ihtiyacından kurtarmıştır. Bunun yerine, ihtiyacımız olan platformun adını girebilir ve hemen tarayıcı aramamızın en üstünde görebiliriz.

Ancak teknoloji yerinde saymıyor ve merkezi olmayan web sitelerinin, blok zincirinin ve veri gizliliği endişelerinin ortaya çıkmasıyla birlikte, bugün teknoloji elitlerinin dudaklarında yeni bir alan adı depolama sistemi olan ENS’nin adı tekrar edilmeye başlandı. Haydi devrim niteliğindeki bu iki buluşu karşılaştıralım, ENS’nin kullanım olanaklarını tartışalım ve yeni alternatif kayıt sisteminin popülerliğinin ana nedenlerini ortaya koyalım.

DNS sistemi nasıl çalışır?

DNS’in işleyişi, telefonumuzun telefon rehberinden istenen bir kişiyi aramasını sağlayan mekanizmaya benzer. Arama yapmak için her seferinde numara girmemize gerek yoktur; sadece kişinin adını girmemiz yeterlidir.

DNS de aynı şekilde çalışır. Her web sitesinin kendine özgü bir kodu, bir IP adresi vardır. Ancak, her arama yaptığımızda bunu belirtmemize gerek yoktur. Tek yapmamız gereken bu IP adresiyle ilişkili sitenin adını girmektir. Bilgisayar zaten istenen sayfayı bulmak için DNS kayıt defterinden talepte bulunacaktır.

Dolayısıyla, DNS sunucusu, çeşitli sitelerin IP adreslerini depolayan bir tür İnternet iletişim defteridir. Farklı sağlayıcılar üzerinde çalışan birçok sunucu vardır.

DNS’in Güvenlik Açıkları

Kullanıcıların kişisel bilgilerini ve hatta finansal verilerini depolayan web platformlarının sayısı son birkaç yılda önemli ölçüde artmıştır, dolayısıyla DNS sunucularının bütünlüğüne yönelik saldırıların sayısı da artmıştır. Bu nedenle, DNS’e yönelik saldırılar şartlı olarak iki kategoriye ayrılabilir:

• DNS açıklarına yönelik saldırılar, kullanıcıların istedikleri sayfaya erişmelerini imkansız hale getirir. Bunun yerine, kullanıcı saldırganların web sitesine yönlendirilir. Kullanıcının yanlış IP adresine geçmesinin bir sonucu olarak, İnternet suçluları verilerine erişim sağlayabilir.
• DDoS saldırıları DNS sunucusunu felç eder. Sonuç olarak, kullanıcının bilgisayarı aşırı yüklenme nedeniyle DNS’den gerekli IP adresini alamaz ve bu nedenle kullanıcının ihtiyaç duyduğu web sitesini açması imkansız hale gelir.

Düşük performans ve yetersiz bant genişliği DNS sunucularının yumuşak karnıdır.

Curve Finance DeFi protokolüne yakın zamanda yapılan bir oltalama saldırısı, sorunu oldukça iyi bir şekilde göstermektedir. Bu saldırının sonucunda protokol kullanıcıları toplam 573.000 dolar kaybetmiştir. Analistler, hizmetin altyapısının ve sağlayıcının kendisinin etkilenmediğini, ancak saldırganların DNS protokolüne etkili bir saldırı gerçekleştirdiğini iddia ediyor. Proje, kullanıcıları platformu bir süre kullanmamaları konusunda uyardı ve protokolü yeni bir alana geçirmeyi teklif etti. Olay, Curve Finance temsilcilerini savunmasız DNS’den merkezi olmayan bir ENS sistemine geçme ihtiyacına dikkat çektii.

ENS nedir?

Yeni zamanlar yeni çözümler gerektirir. ENS (Ethereum Name Service — Etherum İsim Hizmeti), Ethereum blok zinciri üzerinde çalışan dağıtılmış bir alan adresi kayıt sistemidir. Özünde ENS, geliştirilmiş mimarisi ve saldırılara karşı direnci ile öncel DNS’ye benzemektedir. ENS ve DNS arasındaki temel fark, ENS’nin adresleri blok zincirinde saklaması ve manuel sistemi akıllı bir sözleşme ile değiştirmesidir.

ENS ve DNS arasındaki temel fark, ENS’nin adresleri blok zincirinde saklaması ve manuel sistemi akıllı bir sözleşme ile değiştirmesidir. Eş düğümlerin verileri tek bir dosya dağıtım sisteminde depolamasına olanak tanıyan açık kaynaklı bir iletişim protokolü olan IPFS’nin (InterPlanetary File System) gelişimine ayak uydurmaktadır. IPFS önemli bilgileri depolamak ve statik siteler oluşturmak için idealdir.

Bu nedenle, IPFS protokolünü kullanarak Web3 platformları oluşturmak ve etki alanını ENS’ye kaydetmek, bu platformların verilerini potansiyel saldırılardan korumak için faydalı bir önlemdir. IPFS ve ENS sinerjisinin lehine olan argümanlar sansüre karşı direnç, yüksek verim, daha az düğüm yükü ve IPFS’de sonsuza kadar veri kaydetme teorik olasılığıdır.

ENS vizyonu: ENS nasıl çalışır?

Ethereum İsim Hizmeti, alan adı sahiplerinin alt alan adları oluşturmasına olanak tanıyan hiyerarşik bir yapıya sahiptir. ENS sansürüne karşı direnç, iki ana türe ayrılabilen akıllı sözleşmelerin kullanılmasıyla sağlanır:

• Registrar — Alan adlarının kaydını kontrol eden ve sahipleri hakkındaki bilgileri blok zincirinde saklayan bir sözleşme.
• Resolver — Alan adı sahibinin blok zinciri adresini okunabilir bir biçime dönüştürmek için hashing kullanan ve alan adlarını sahipleri hakkındaki bilgilerle eşleştiren bir sözleşme.

ENS, artık blok zinciri üzerinde gerçekleştirilebilen bir dizi işlem için yenilikçi bir çözümdür:

• Cüzdanlar için merkezi olmayan isimler oluşturarak adreslerinizi tek bir ENS adı altında gruplayabilirsiniz;
• ENS-name ile IPFS üzerinde sansüre dayanıklı merkezi olmayan siteler çalıştırabilir;
• DNS adını ENS’ye aktarabilir ve daha birçok şey yapabilirsiniz.

ENS perspektifleri

Rakamlar ortada: Sadece Temmuz ayında ENS’ye kayıt olan alan adlarının sayısı 378.000 arttı. Ağustos 2022 itibariyle toplam kayıt sayısı 1,87 milyona ulaşmıştır. İstatistiklere göre, İngilizce konuşmayan nüfus, özellikle de İspanyolca ve Arapça konuşan kullanıcılar projeye büyük ilgi gösteriyor.

Bu popülerlik öncelikle Ethereum’un PoS algoritmasına geçmesini sağlayacak olan ve 19 Eylül’de yapılması planlanan The Merge güncellemesinin yaklaşmasıyla ilişkilidir. Buna ek olarak, ENS Domains direktörünün de belirttiği gibi, kullanıcılar ürünün sağlıklı ekosisteminden ve topluluk tarafından paylaşılan fikirlerden etkileniyor.

ENS token

Ethereum İsim Hizmeti, merkezi bir otoriteye tabi olmayan ancak DAO tarafından yönetilen merkezi olmayan bir protokoldür. Buna göre, ENS DAO’nun, sahiplerinin kuruluşun karar alma sürecine katılmalarına ve iyileştirme için kendi önerilerini başlatmalarına olanak tanıyan kendi yönetişim tokenı vardır. Tekliflerinize oy verebilmek için en az 100.000 ENS’ye sahip olmanız gerekmektedir. Toplam ENS sayısı 100 milyondur.

ENS nasıl alınır? Elbette ENS token’ı borsamızda bulunabilir. Bu varlığı da USDT ile eşleştirdik.

Özetlersek

DNS ve ENS sistemleri olmasaydı, İnternet arşivlerinde herhangi bir şey bulmak zor olurdu. ENS, Ethereum üzerinde çalışan ve siteler veya kripto para cüzdanları için benzersiz merkezi olmayan adlar oluşturmaya ve merkezi olmayan alan adlarını geleneksel olanlarla birleştirmeye olanak tanıyan bir alan adresi dağıtım sistemidir. Merkezi olmayan yapısı nedeniyle ENS, daha iyi güvenlik, sansüre dayanıklı ve etki alanlarının uzun ömürlü olmasını teşvik eder.